Canlıların, doğal hayatta dış etkenlerden korunabilmesine yardımcı olan cildin dışındaki en önemli ikinci örtüsünü, estetik değeriyle saçları oluşturmaktadır. Saçlar yüzyıllardır insanoğlunu güzelleştirmek için kullanılmıştır. Özellikle kadınların güzellik ve zarafet ölçüsü olmuştur. Bu öneminin yanı sıra, narin yapılarıyla korunmaya ve özen gösterilmeye ihtiyaç duyan saçlarımız, hava ve çevresel koşullardan en çok etkilenen vücut bölümlerimiz olarak dikkat çekmektedir.
Hava Koşulları Neden Bu Kadar Etkili?
Aşırı güneş ışınları, denizin tuzlu suyu, havuzlardaki klorlu sular, hava ve çevre kirliliği, saçların kalitesinin bozulmasına, matlaşmasına, cansız ve donuk bir görünüm sergilemesine neden olabilmektedir. Bununla birlikte, saçlarda çatallaşma, kırılma ve dökülme gibi istenmeyen oluşumlar meydana gelmesine sebebiyet verebilmektedir.
Soğuk Havanın Saçlara Zararı
Soğuk havalar, vücudumuzun büyük bir bölümüne zarar verdiği gibi, saçlarımıza da olumsuz etki etkileyebilmektedir. Kısaca bu zararları özetlemek gerekirse;
Aşırı Sıcaklarda Soğuk Hava Kadar Etkili
Aşırı güneşe maruz kalmanın ve zararlı UV ışınlarının, saçların matlaşmasında ve yıpranmasında önemli bir etken olduğunu belirten uzmanlar, sıcak havanın, deniz, havuz ve çevre kirliliği ile birleşmesiyle birlikte olumsuz etkilerinin arttığını ifade etmektedirler. Bu olumsuz etkide en büyük payı, yüksek oranda tuz içeren deniz suyu oluşturmaktadır. Bu durumun yanı sıra aşırı sıcaklar, terlemenin artması ve çevre kirliliği ile birleşerek saç diplerin de kaşıntı şikayetlerinin artmasına neden olabilmektedir.
Kirli Hava Saçlara Düşman!
Kirli hava saçlarda metal birikimine yol açarak, saçlar için büyük önem arz eden protein yapı taşlarının azalmasına neden olabilmektedir. Bu birikimler, saçlardaki ışığı yansıtma özelliğinin bozulmasına ve zamanla daha zayıf, cansız ve mat bir görünüm almasına sebebiyet verebilmektedir.
HAVA KOŞULLARINA KARŞI PÜF NOKTALAR
Bu konuyla ilgili saç bakım rutini, saç dökülmesi, saç kuruluğu başlıklı blog yazılarımız ilginizi çekebilir.